İnsanları Shark Tank görünümleri de dahil olmak üzere yüksek etkili sunumlara hazırlayan bir sunum koçu olarak, soru-cevap gerçekten ne kadar kritik olduğunu biliyorum. Anlaşmayı yaptığınız veya bozduğunuz yer burasıdır.
Sahaya hazırlanmak, Soru-Cevapların öngörülemeyen doğasına hazırlanmakla karşılaştırıldığında parkta bir yürüyüştür. Bu, tetikte olmanız ve oyununuzun zirvesinde olmanız gerekir.
Soru-Cevap sırasında güveni korumak ve yatırımcıları kazanmak için beş ipucu.
1. İpucu: Soru Sahibi ve Seyirci ile etkileşim kurun
Birisi Soru-Cevap sırasında bir soru sorduğunda, onlara doğru bir adım atın ve göz teması kurun. Sorgulayana odaklanmak dikkat ve saygıyı gösterir.
Soruyu işledikten sonra, tıpkı sunumunuz sırasında yaptığınız gibi, bakışlarınızı yanıtınıza dahil olmak üzere tüm kitleye kaydırın.
2. İpucu: Duraklamayı Kucaklayın
Daha önce birçok kez bir soruyla karşılaşmış olsanız bile, cevap vermeden önce kısa bir süre duraklayın. Bu duraklama, güveni, soruyu sorana saygıyı ve düşünceli bir yanıt verme taahhüdünü gösterir.
Güvensizlik olarak algılanabileceğinden cevabınıza “Bu iyi bir soru” ile başlamaktan kaçının. Bunun yerine, soru için minnettarlığınızı ifade edin ve ardından cevabınıza devam edin.
3. İpucu: Kelimelerinizi Akıllıca Seçin
Bazı kelimeler yanıtlarınızda diğerlerinden daha fazla ağırlık taşıyabilir. Soru-Cevap oturumlarında kaçınılması gereken üç kelime:
- Bence... : Korkunç olmasa da, “inanıyorum” veya “ikna oldum” gibi daha güçlü alternatifler daha fazla güven veriyor. Ya da daha iyisi: fikrinizi gerçeğe dönüştürmek için hepsini birlikte atlayın.
- Sanırım... : Bu kelime belirsizlik anlamına gelir; bir şey bilmediğinizde itiraf etmek daha iyidir.
- Dürüst olmak gerekirse... : Bu kelimeyle başlamak, aksi takdirde doğru değilsiniz gibi görünmesini sağlayabilir. Otantik iletişim, dürüstlüğünüzün reklamını yapma ihtiyacını ortadan kaldırır.
4. İpucu: Çeşitli Soru Türlerine Hazırlanın
Farklı soru türlerini tahmin etmek, Soru-Cevap oturumları sırasında duygusal durumunuzu yönetmenize yardımcı olabilir:
— Her Zaman Duyduğunuz Sorular: Tekrarlayan olsa da, hedef kitlenizin cevabınızı ilk kez duyduğunu unutmayın.
— Sunumunuzda Zaten Cevaplanan Sorular: Kilit noktalarınızı tekrarlayın; bazı izleyici üyeleri onları kaçırmış olabilir.
— Uzun Cevaplara İhtiyaç Duyan Sorular: Yanıtlarınızı kısa tutun, ve sunumdan sonra daha fazla tartışma sunun.
— Cevabınız Olmayan Sorular: Sınırlamalarınız konusunda dürüst olun ve cevabı bulmayı taahhüt edin.
— Herkese Açık Yanıtlamak zorunda olmadığınızı umduğunuz sorular: Tartışmayı hazırladığınız içeriğe geri kaydırmak için stratejiler hazırlayın.
5. İpucu: Kimsenin sorusu olmadığında ne yapmalı
Seyirciden hiç kimse başlangıçta soru sormazsa, panik yapmayın. Ortak bir soru sorarak ve başkalarını katılmaya davet ederek Soru-Cevap oturumunu kendiniz başlatın. Bu zamanı ana noktalarınızı ve harekete geçirici mesajınızı güçlendirmek için kullanın.
Soru-Cevap oturumlarında ustalaşmak, herhangi bir sunucu için çok önemli bir beceridir. Bu ipuçlarını takip ederek ve yanıtlarınızı uygulayarak, Soru-Cevap oturumlarında kolaylıkla ve güvenle gezinebilir ve hedef kitlenizin mesajınızı daha derin bir şekilde anlayarak ayrılmasını sağlayabilirsiniz.
Unutmayın, bu sadece sunumunuz sırasında söylediklerinizle değil, aynı zamanda takip eden soruları nasıl ele aldığınızla da ilgilidir.